top of page
ChatGPT Image Apr 23, 2025, 04_09_37 PM.png

Tahliye Taahhütnamesine Aile Konutu İtirazı

Güncelleme tarihi: 15 saat önce



  1. Aile konutu nedir?

Aile konutu, eşlerin evlilik birliğini sürdürdükleri, birlikte yaşayıp ortak hayatlarını devam ettirdikleri ana yaşam alanıdır.

Türk Medeni Kanunu ve Türk Borçlar Kanununda aile konutuna ilişkin düzenlemeler yer almaktadır.


Türk Medeni Kanunu Madde 194

"Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz.

Rızayı sağlayamayan veya haklı bir sebep olmadan kendisine rıza verilmeyen eş, hâkimin müdahalesini isteyebilir.

Aile konutu olarak özgülenen taşınmaz malın maliki olmayan eş, tapu kütüğüne konutla ilgili gerekli şerhin verilmesini tapu müdürlüğünden isteyebilir.

Aile konutu eşlerden biri tarafından kira ile sağlanmışsa, sözleşmenin tarafı olmayan eş, kiralayana yapacağı bildirimle sözleşmenin tarafı hâline gelir ve bildirimde bulunan eş diğeri ile müteselsilen sorumlu olur."

 

Türk Borçlar Kanunu Madde 349

"Aile konutu olarak kullanılmak üzere kiralanan taşınmazlarda kiracı, eşinin açık rızası olmadıkça kira sözleşmesini feshedemez.

Bu rızanın alınması mümkün olmazsa veya eş haklı sebep olmaksızın rızasını vermekten kaçınırsa kiracı, hâkimden bu konuda bir karar vermesini isteyebilir.

Kiracı olmayan eşin, kiraya verene bildirimde bulunarak kira sözleşmesinin tarafı sıfatını kazanması hâlinde kiraya veren, fesih bildirimi ile fesih ihtarına bağlı bir ödeme süresini kiracıya ve eşine ayrı ayrı bildirmek zorundadır."



  1. Tahliye Taahhütnamesi Nedir?

Tahliye taahhütnamesi, kiracının, belirli bir tarihte kiralanan taşınmazı boşaltıp teslim edeceğini yazılı ve imzalı olarak kiraya verene taahhüt ettiği belgedir.


  1. Tahliye Taahhütnamesine İtiraz Hakkı

Kiracının tahliye taahhütnamesinin verilmesinden sonra diğer eşin onayı olmaması ve konutun aile konutu olarak kullanılması halinde tahliye taahhütnamesine itiraz hakkı bulunmaktadır.

 

Tahliye taahhütnamesine dayanarak kiralayanın kiracıyı tahliye hakkı bulunmakta olup kiralayan taahhütname tarihinden başlayarak bir aylık süre içerisinde icra takibi yoluyla kiracının tahliyesini talep edebilir. Ancak kiracının buna karşı itiraz hakkı bulunmaktadır. İtiraz sebeplerinden birisi de tahliyesi taahhüt edilen taşınmazın aile konutu olarak kullanılmasıdır.


Aile konutu olarak kullanılma amacıyla kiralanan taşınmazlarda kiracı, eşinin açık rızası olmadıkça kira sözleşmesini feshedemez. Buna dayanarak kiracı taahhütnameye itiraz edebilecektir.


  1. Kiralayana Bildirim Şartı

Aile konutu, eşlerden birisinin akdettiği kira sözleşmesi ile sağlanmışsa diğer eş, kiralayana yapacağı bir bildirim ile sözleşmenin tarafı haline gelir.


Kira sözleşmesinin tarafı olmayan eş, taahhütnamenin icra takibine konu olduğu tarihe kadar kiralayan tarafa bildirimde bulunmadıkça kira sözleşmesinin tarafı haline gelmeyecektir.

 

Türk Borçlar Kanunu ve Türk Medeni Kanunun ilgili maddelerinden de anlaşılacağı üzere, kanun kiracının eşinin bir bildirimle kira sözleşmesinin tarafı haline geleceğini belirtmiştir.


Evlilik veya konutun aile konutu olması diğer eşi kendiliğinden kira sözleşmesinin tarafı haline getirmez.

Bu bildirimin diğer eş tarafından kiraya verene karşı yapılması gerekmektedir.

 

Bu hususta yapılacak bildirimin tahliye taahhütnamesine dayanarak yapılacak icra takip tarihinden önce gönderilmelidir.


Takip tarihine kadar bir bildirimde bulunmayan eşin takip tarihinden sonra bildirimde bulunarak sözleşmenin tarafı olmak istemesinin veya yine takip tarihine kadar aile mahkemesine başvurmamış eşin, takipten sonra aile mahkemesine dava açarak aile konutuna ilişkin tespit istemesi mahkeme tarafından dinlenmeyecektir.

 

Yine Yargıtay kararlarında da aynı yönde, taşınmazın aile konutu olduğu hususunda kiralayana bildirim şartı aradığı görülmektedir:

 

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2017/4794 Esas 2018/11923 Karar sayılı kararı

"Fer’i müdahilin Aile Mahkemesine başvuru tarihi 26/02/2016 olup icra takip tarihinden sonraya aittir. Kaldı ki Aile Mahkemesince verilen karar taşınmazın aile konutu olduğu hususuna ilişkin olmadığı gibi tahsis kararı da davanın tarafı olmayan davacı alacaklıyı da bağlamaz. Zira T.M.K.nın 194. maddesinde, konutun eşlerden biri tarafından kira ile sağlanmış ise sözleşmenin tarafı olmayan eşin, kiralayana yapacağı bildirimle sözleşmenin tarafı haline geleceği düzenlenmiştir. Bu durumda dava konusu kiralananın aile konutu olması halinde dahi fer’i müdahil talep eden eş takip tarihine kadar kiralayana bir bildirimde bulunmadığından kira sözleşmesinin tarafı haline gelmez. İcra takibinin haklılık durumu takip tarihi itibariyle değerlendirilebilir."

 

Yine aynı yönde; Antalya Bölge Adliye Mahkemesi, 6. Hukuk Dairesi, 2022/1054 Esas, 2022/1010 Karar sayılı ve 24.5.2022 tarihli

"Davalı vekili her ne kadar; takibe konu tahliye taahhüdünü müvekkilinin eşinin bilgisi ve rızası dışında imzaladığını ve aile konutu olduğuna dair açtıkları davanın bekletici mesele yapılmadığını ileri sürmüş ise de, dava dışı eşin Aile Mahkemesine aile konutu şerhi verilmesi için başvurusunun icra takip tarihinden sonra olduğu anlaşılmaktadır. T.M.K.nın 194. maddesinde, konutun eşlerden biri tarafından kira ile sağlanmış ise sözleşmenin tarafı olmayan eşin, kiralayana yapacağı bildirimle sözleşmenin tarafı haline geleceği düzenlenmiştir. Bu durumda dava konusu kiralananın aile konutu olması halinde dahi dava dışı eş takip tarihine kadar kiralayana bir bildirimde bulunmadığından (dava dışı eşin bildirimi takip tarihinden sonra) kira sözleşmesinin tarafı haline gelmez. İcra takibinde haklılık durumunun takip tarihi itibariyle değerlendirilmesi gerektiğinden mahkemece açılan davanın bekletici mesele yapılmaması da yerindedir."

 

İcra takibi öncesinde kiralanan taşınmazın aile konutu olarak kullanıldığına ilişkin bildirimin yapılmaması halinde Kiracının sözleşmenin tarafı haline gelmesi şartı gerçekleşmez.


  1. Sonuç


  • Evli olmak veya taşınmazı aile konutu olarak kullanmak tek başına yeterli değildir.

  • Kiraya verene yazılı bildirim yapılmazsa, diğer eş sözleşmesine taraf olamaz.

  • Tahliye taahhütnamesine dayanarak başlatılan icra takibi, bildirim yoksa geçerli olur.

  • İtiraz etmek için, icra takibinden önce kiralayana bildirim yapılmış olması şarttır.

 

İlgili Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page