Arsa Payının Düzeltilmesi Davaları
- Özlem Uzun Akdoğan
- 4 Kas
- 2 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 04false52 GMT+0000 (Coordinated Universal Time)
Arsa payının düzeltilmesi davası, kat mülkiyetine konu taşınmazlarda adil mülkiyet dağılımını sağlamak için açılan bir hukuk davasıdır. Bu dava ile her bağımsız bölümün gerçek değerine uygun şekilde arsa payının yeniden belirlenmesi talep edilir.
Arsa Payı Nedir?
Arsa payı, kat mülkiyetine tabi taşınmazlarda her bağımsız bölüme düşen arsa oranını ifade eder.
Bir apartman, site veya benzeri yapılarda yer alan daire, dükkân, depo gibi bağımsız bölümlerin, yapının kurulu olduğu arsa üzerindeki mülkiyet hakkını gösteren sayısal değerdir. Her bağımsız bölüm sahibi sadece kendi bölümünün değil, aynı zamanda arsanın da belirli bir oranına sahiptir. Bu oran, tapu senedinde “arsa payı” olarak belirtilir ve genellikle pay/payda şeklinde gösterilir.
Arsa Payı Neden Önemlidir?
Arsa payı sadece mülkiyet hakkı değil, mülkiyet hakkıyla bağlantılı pek çok konuda belirleyici rol oynar.
Arsa payının belirleyici rol üstlendiği başlıca konular;
- Ortak giderlerin paylaşımı
- Kentsel dönüşümde hak sahipliği
- Kat malikleri kurulunda oy hakkı
- Yeniden inşa veya satış durumlarında pay oranı.
Arsa payının doğru ve hakkaniyete uygun şekilde belirlenmesi, ileride doğabilecek uyuşmazlıkların önlenmesi açısından büyük önem taşır.

Arsa Payının Düzeltilmesi Davasının Hukuki Niteliği Nedir?
Arsa payı düzeltme davası, tespit davası niteliğindedir.
Mevcut kayıtlarda yer alan hatalı arsa paylarının, gerçeğe uygun şekilde yeniden tespit edilmesinin amaçlandığı bir davadır.
Arsa Payının Düzeltilmesi Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme Nasıl Belirlenir?
Arsa payının düzeltilmesi davalarında, Sulh Hukuk Mahkemesi görevli mahkemedir.
Arsa payının düzeltilmesinin istendiği ilgili taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi, yetkili mahkemedir.
Arsa Payının Düzeltilmesi Davasını Kimler Açabilir?
Arsa payının düzeltilmesi davasını, mevcut kayıtlarda yer alan arsa payında yanlışlık bulunduğunu iddia eden her kat mülkiyeti sahibi, her kat irtifakı sahibi ve bunların mirasçıları açabilir.
Arsa Payının Düzeltilmesi Davası Kimlere Karşı Açılır?
Arsa payının düzeltilmesi davasında Davalı taraf, davacı olmayan tüm kat malikleri veya kat irtifakı sahipleridir. Tüm malikler, dava dosyasında Davalı ya da Davacı taraf olarak eklenecektir.
Arsa Payının Düzeltilmesi Davasında Zamanaşımı Var Mıdır?
Arsa payının düzeltilmesi davası hakkında ilgili kanunca belirlenmiş bir süre sınırlaması bulunmamaktadır. Arsa payının düzeltilmesinin talep edildiği ilgili taşınmaz, kat mülkiyeti ya da kat irtifakı halini devam ettirdiği sürece bu dava açılabilecektir.
Ancak dikkat edilmelidir ki; ilgili taşınmazın yıkılması halinde kat mülkiyeti ya da kat irtifakı durumu sona erer. Bu nedenle yıkılan taşınmazdaki arsa payının düzeltilmesi talebiyle dava açılamaz.
Kentsel Dönüşüm Projeleri Bağlamında Arsa Payı Düzeltim Davası
Son yıllarda hızlanan Kentsel Dönüşüm çalışmaları ile pek çok taşınmaz yıkılarak yeniden inşa edilmektedir. Yeniden inşa edilecek taşınmazdaki oranlar, yıkılan taşınmazın arsa pay oranlarına göre şekil alacaktır. Yıkım gerçekleştikten sonra taşınmazın kat mülkiyeti ya da kat irtifakı statüsü kalmayacağından, arsa payının düzeltilmesi davası açma hakkı da ortadan kalkmaktadır. Kentsel Dönüşüm Projesine dahil olmadan arsa pay oranlarının doğru şekilde kayıtlara geçirilmesi önemlidir. Yazımızda belirttiğimiz üzere arsa payının düzeltilmesi davası bir tespit davasıdır ve yıkımdan önce taşınmazdaki gerekli incelemeler yapılarak arsa pay oranlarının doğru şekilde tespit edilmesi oldukça önemlidir.
Sonuç
Arsa payını düzeltme davaları, kat mülkiyetine konu taşınmazlarda adil paylaşımın sağlanması ve mülkiyet hakkının korunması açısından önemli bir hukuki mekanizmadır. Özellikle kentsel dönüşüm süreçlerinde yaşanabilecek hak kayıplarının önüne geçilmesi bakımından, arsa paylarının doğru ve hakkaniyete uygun şekilde belirlenmesi büyük önem taşımaktadır. Bu nedenle arsa paylarında hata veya adaletsizlik bulunduğu kanaatinde olanların zaman kaybetmeden hukuki danışmanlık alarak dava yoluna başvurmaları yerinde olacaktır.




